2018 Yılında 360.., 361.., 362.., 363 Kadın Öldürüldü!

Kadınlar hala öldürülüyor!

Türkiye Cumhuriyeti Devletinin attığı en önemli imzalardan biri de 1 Ağustos 2014’te yürürlülüğe giren, İstanbul Sözleşmesi olarak anılan Kadına Yönelik Şiddet ve Ev İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye Dair Avrupa Konseyi Sözleşmesi’dir.

Adından da anlaşılacağı gibi kadına yönelik her türlü şiddetin önlenmesi, kadının korunması, şiddet faillerinin kovuşturulması ve cezalandırılması için detaylıca hazırlanmış bir sözleşmedir. Sözleşme yalnızca ev içi şiddeti değil, ayrı yaşansa da, nikah olup olmamasına bakılmaksızın, mevcut veya eski eşten, partnerden, patrondan, aileden gelebilecek her türlü fiziki, psikolojik, ekonomik şiddete karşı kadını korumak için yazılmıştır ve iltica etmiş kadınları da kapsayacak şekilde geniş kapsamlıdır.

İstanbul Sözleşmesi ve diğer taraf olunan uluslararası sözleşmelerin esas alındığı 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun ise 3 Ağustos 2012 Senesinde yürürlüğe girmiştir. Yalnızca şiddete uğrayan veya uğrama tehlikesi bulunan kadınların değil ayrıca çocukların, aile bireylerinin ve tek taraflı ısrarlı takip mağduru olan kişilerin korunması ve bu kişilere yönelik şiddetin önlenmesi amacıyla yürürlüğe girmiştir.

Kadın örgütlerinin ısrarlı çalışmalarının sonucu olan bu kapsamlı kazanımlar elbette saldırıya uğramaktadır.
Her gün katledilen, tacize, tecavüze uğrayan, şiddetin her türlüsüne maruz kalan kadını korumak adına atılmış en önemli adım olan 6284 sayılı kanun, gerici zihniyetler tarafından değiştirilmek isteniyor.

Uzaklaştırma cezasının aileyi yıktığı, süresiz nafakanın erkeğe eziyet ve haksızlık olduğunu dile getirenler, uzaklaştırılan kişinin fiziksel, psikolojik ve ekonomik şiddetini görmezden gelip, kadının yaşadıklarını da fıtrat olarak olumlamaktadır.

Kadınlar çiçek değil insandır, suya değil haklarının devlet eliyle ve kesin yaptırımlarla korunmasına ihtiyaçları vardır.

Nasıl ki 8 Mart’ta eşit işe eşit ücret diye mücadele ederek öldüysek, insanca yaşama talebimiz için, eşitlik için, tacize-tecavüze uğramadan özgürce yaşamak için, baskılara, hor görülmeye ve öldürülmeye rağmen mücadele etmeye devam edeceğiz.

25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Gününde, haklarımız uğruna canlarını veren tüm kadınları saygıyla anıyoruz.

ASİM-SEN Kadın ve Özel Çalışma Grupları Sekreterliği

Sosyal Medyada Paylaş