İŞ KAZASI DEĞİL İŞ CİNAYETİ !

İŞ KAZASI DEĞİL İŞ CİNAYETİ !


Daha önce altı kez patlama gerçekleşen, beş kişinin hayatını kayberek yüzlercesinin yaralandığı, Sakarya'nın Hendek ilçesindeki havai fişek fabrikasında, maalesef dün yeni bir patlama daha meydana geldi. Halen dört vefat, üç kayıp ve doksanyedi yaralı şeklinde açıklamalar yapılmasına rağmen, halen olayın bilançosu ile  ilgili net bir durum tespiti sözkonusu olmamıştır.


ASİM-SEN camiası olarak; yaşamını yitiren vatandaşlarımıza rahmet, yaralı vatandaşlarımıza da acil şifalar diliyoruz.


Olayın daha da tedirgin edici olan tarafı;  yaşananların sadece bu havai fişek fabrikasına özel bir durum olmadığına, ülkemizdeki iş yaşamının geneline yönelik güçlü emarelerin varlığıdır. Zira; ülkemizde işsizlik her geçen gün katlanarak artarken, işini kaybetme tehdidi/ kaygısıyla emekçiler,  sağlıksız ve güvenliksiz iş yerlerinde  her an ölümlü iş kazası riskine maruz kalma pahasına çalışmak durumunda bırakılmaktadırlar. 


Dünkü vahim olayın gerçekleştiği iş yeri gibi birçok iş yerinde, sendikal örgütlenmeler engellenmekte, denetim ve yaptırımların eksikliği nedeniyle alınması gereken tedbirler de gözardı edilerek, böylesi vahim olayların yaşanmasına sebebiyet verilmektedir.


İş güvenliğini emekçilerin üzerinde adeta Demokles'in kılıcı gibi sallandırmaya çalışan otoriter anlayış; her nedense  iş güvenliği kültüründen, liyakatten ve sorumluluktan uzak  işverenlerin, gerçekleşen her ölümlü kaza sonrası  iş yeri adını ve/veya mekanını değiştirmelerini aklanmaları için yeterli görmekte, işverenlere yönelik kişisel tedbir almayarak çalışanların alınteri ve kanı üzerinden saltanat sürülmesinin önünü açmaktadır.  


Böylelikle işverenler o kadar pervasızlaşmaktadır ki; iş güvenliği literatüründe "iş kazalarının yüzde 98'inin önlenebilir olduğu, bunun da yüzde 88'inin insan faktörü ile ilgili olduğu" belirtilmesine rağmen;  bugün bu vahim olayın gerçekleştiği fabrikanın genel müdürü, 2011 yılında aynı işyerinde bir emekçinin yaşamını yitirdiği patlama sonrası “Patlayıcı maddelerin yaratacağı iş kazalarının yüzde 98'i önlenemez. Ölen işçinin de -doktorun dediğine göre- korkudan ödü patlamış” şeklinde açıklama yapabilmekte, adeta iş sağlığı ve güvenliğini ti'ye aldığını alenen göstermekten çekinmemekte ve bugün yaşanan bu vahim olayın adeta zeminini hazırlamış olduğunu göstermektedir. 


Artık, emekçileri adeta ölüme mahkum eden bu şike ilişkisine dur demenin vakti gelmiştir.  


İş sağlığı ve güvenliği, öncelikli olarak işyerlerinde iş kazaları ve meslek hastalıklarının önlenmesi maksatlı bir disiplin olup,  denetimlerin yetersizliği ve kanunun etkin uygulanmaması sorgulanması gereken gerçeklerdir. 


Bu kapsamda; sendikal örgütlülüğü engelleyerek, gerekli iş sağlığı ve güvenliği önlemlerini almayarak ve çalışanları da işsiz kalmakla tehdit ederek ölümlü iş kazalarına davetiye çıkaran sorumlular, adil şekilde yargılanarak tekrarlanan sebeple kasten insan öldürmek suçundan en üst limitten cezalandırılmalı, her ne şekilde olursa olsun işveren sıfatlarını kullanmaları kalıcı olarak engellenmelidir!


ZİRA KATİL SERBEST KALIRSA CİNAYETLER DEVAM EDER!


ASİM-SEN Merkez Yürütme Kurulu

Sosyal Medyada Paylaş